25 Şubat 2009 Çarşamba

Spor Yap

24 Şubat 2009 Salı

Daha Sami Yen'e Gelme

Photobucket

skibbe'yi gönderdin daha da gelme! diyor çoğu galatasaraylı. fenerliler ise "ne olur bizede at 5 tane" diye iç geçiriyorlardır diye tahmin ediyorum. onların başında da bi veremli var.

neyse 5 gol attık sevindik izmit halkı şampiyon olmuş gibi arabalarla sokaklara çıktı çünkü epey olmuştu böyle sevinmyeli.. takımın dertleri bi maçla çözülseydi keşke.. dün akşam İdari menajer Cengiz Sert, Hayrettin Albayrak'ın programında anlatmış;

Doğalgaz borçları yüzünden klübün doğalgazının kesileceğini, gelen ekipleri her seferinde geri çevirdiklerini.

Sedaş yetkilileri ile anlaşma saglanarak ayda 11000TL odeyerek 10 yılın elektrik borclarını ödediklerini,

Merakla beklediğimiz TIR SHOP'un icra yüzünden yerinden kıpırdayamadığını..

Klüpte çalışan aşçısından, malzemecisine, futbolcusuna aylardır para alamadığını,

Galatasaray maçı reklamının, TV de yayınlandığından dolayı son anda çok cüzzi bir fiyata avusturya da faaliyet gosteren bir telekom şirketine verildiğini..

Tesislerin çim sahalarının 14 yıldır esaslı bir bakım görmediği ve bir sahanın iptal olmak uzere olduğu,bunun yapımı için fiyat alındığı ama 600 700 bin euro fiyat verildiği ve 4 ay kullanılmaması gerektiği cevabı alındığında teşekkür edildiği


Tesisin neresini tutarsanız elinde kaldığı hatta bir örnek verdiği ross un kaldığı odanın pencerelerinin ruzgar üflediği ve baska bir oda ayarlanıp zorla bir usta bulunarak yaptırıldığı

Cengiz Sertin her gelen yoneticiyi kapıda karsılayıp kredi kartını alarak o gun o kartla bir açığı kapamaya calısmasını,tesisin yemek yakıt vs gunluk giderini 2-3 bin tl yi buldugu,

Galatasaray maçına parasızlıktan günü birlik gidildiği




işte ne acı ama gerçekler bunlar. bi galibiyetle g.tümüz başımız oynuyor ama ne olursa olsun bu takımın peşindeyiz. haftaya işimiz çıkmazsa Bursadayız.. paramız yok diye otostopta çekeriz ama Serhan Gürkan'ın lafı durumun gitgide kötüleştiğini gösteriyor; "sponsor bulamıyoruz"...

biri demişti "bu takıma reklam alamayan, pazardan kahvaltılık bile alamaz" gibi bişeydi. aynen öyle.. yönetimsel sorunlar, parasızlık hepsi bizde.. Kurtuluş savaşı sırasındaki Anadolu gibiyiz!


başlık için bkz: Banu Yelkovan'ın yazısı.


son söz...

- H.Bilal Kutlualp: Bu Kocaeli, Barcelona’ya 5 atar

23 Şubat 2009 Pazartesi

Körfezli Kemal: Acıttı mı cicim?!!

Photobucket
Cumhurbaşkanlığı kupasını kaybettiğimiz gün, İzmitte ikamet eden Teyzem yeşilköy İnternationalde bay-pass ameliyatı olmuştu ben işten vakit buldukça hastahaneye uğruyordum maçtan maçtan bir gün sonra hastane yantarafındaki otoparka 2 araba aynı anda girdik ben park edip çıktım diğer arabadanda şöförünün kapısını açtığı Adnan Polat inmişti ikimizde hastahane kapısına yöneldik bir kaç adım sonra yanyana geldik ve dedimki
Adnan Bey yine bedavadan aldınız maçı bizden ...güldü siz kimsiniz ,dedi

bende KOCAELİSPORLUYUM dedim ,bunu derken artık kapıdan içeri girmiştik girer girmez teyzeoğluyla karşılaştım abi hoşgeldin bi sigara içelim çıkarız yukarı dedi bende tamam 1 dk dedim fakat o arada Asansöre binen ve kapının otomatik olarak kapanmasını fırsat bilen polat kapı kapanırken bana ACITTI MI CİCİM demişti ,işte bende asansör kapanıp yukarı çıktığından yani bunu söyleyip kaçtığından cevap verememenin üzüntüsünü yaşıyordum ama orada herkes arkasından Küfrettiğimi duydu eminim oda duymuştur,olay bu şimdi bende ona diyorum ACITTI MI CİCİM ?

22 Şubat 2009 Pazar

Hatun olsam Taner'e verirdim!!*


bi seferde bu kadar gol atılmaz be taner'im.. karıştırdın adamları. yönetimleri toplanmış falan filan. bütün kanallar onu gösteriyor. banane ya beter olsunlar.. 5 tane attık yine bizden bahseden yok.. bu gece nasıl uyunur yaa.. maçı tvden izlerken bile sesi kısılır mı insanın?!! izlediğimiz yerdeki kendilerine izmitli diyen ama baroş penaltıyı kaçırdıktan sonra üzülen yavşakların suratını görmeliydiniz!! samiyene gidemediysek bunu gördüm orgazm olmuş gibi oldum blog..

çekilin lan.. koyduk!!! 5 tane lan! bu kadar küçük görürseniz! bu kadar götünüz kalkarsa.. affetmezler!!


* bir mgaltan lafıdır..

21 Şubat 2009 Cumartesi

sponsor bulabilmiş değiliz. son gün. o yüzden iddaa yapmak lazım. günün süpriz kuponu diyelim.. gerçi benim için süpriz olmaz.

145 Büyükşehir Bld.Spor - Ankaragücü 2 - 3.10



146 Kayserispor - Bursaspor 2 - 2.90



151 Konyaspor - Antalyaspor 2 - 2.90

Toplam Oran: 26.07

19 Şubat 2009 Perşembe

Sponsor Aranıyor?!

Photobucket
Önümüzde Samiyen deplasmanı var. Ardından Bursa Atatürk.. peşpeşe iki deplasman.. Gs maçı bilet fiyatları 30lira biletix şekli izmit Ncity'den alabiliyorsunuz(hani biz alışık değiliz ya böyle şeylere biletix filan). ama ben daha karar veremedim bunlardan hangisine gitsem? Geçen hafta yaptığım bi Aydın macerasından sonra para beni teğet geçti gitti. o yüzden bi deplasman seçsem diyorum. yok illede japonkale ekibi deplasman yapsın masraf olmasın diyorsanız reklamlarınızı bekleriz. bu sıra küçük altın çok para ediyormuş bozdurur maça gideriz yani. hiç olmadı direk biletixe verin parayı onlar bilet versin.

Ulan Kocaelispor! başkanın bu kadar şekil bi adam değil, böyle gelir getirebilecek projelere imza atamıyor ama bak biz bişeyler düşünüyoruz. bi sonraki deplasman Fener.. onu hiç düşünemiyorum adamlar kayserinin kombinesi fiyatına kale arka bileti satıyorlar. OHA!

Foto ne alaka diyenler bkz: emre güneş ve kardeşleri =)
bu sefer manita yapmış emre güneş'le desti izdivaç..

17 Şubat 2009 Salı

Bülent yavuz yavuz oynayın

Bülent Yavuz;



Türk hakemliği, S.O.S. verirken, derbi maçta Yunus Yıldırım kocaman bir nefes aldırarak, kötü gidişe adeta dur dedi.
20. haftada önemli maçlar oynandı. Antalya'da Halis Özkahya, Bursa'da Bülent Yıldırım, Eskişehir'de Tolga Özkalfa, Kocaeli'de Özgüç Türkalp, meslektaşları Yunus Yıldırım'a maalesef ayak uyduramadı.



demiş. peki bu kadar maç içinde sadece bi hakemin başarılı olması Türk hakemliğinin kurtulması mıdır? yoksa ayaklar altında sürünmesi midir sevgili Bülent Yavuz? Yoksa Türk hakemliği sadece derbiler veya 3büyük klüp için mi var? diğerlerinin koy g.tüne gitsin mi?

11 Şubat 2009 Çarşamba

Sırada ne var başkan?

TAKIM BİR BÜTÜNDÜR, AS-YEDEK
DİYE AYIRIM YAPMAK YANLIŞTIR

diyor teknik direktörümüz. ancak Serhan Gürkan daha ne rezillik yapacağını bilemediğinden her gün yeni bi saçmalık yapıyor. Rezaletin Son Perdesi başlığıyla verilmiş haber.
Kocaelispor PAf takım futbolcuları tesislerden atılmış, bi prefabrikte kalıyorlarmış. daha bitmedi; masraf oluyor diye yemek verilmiyormuş...
Sen niye yemek yiyorsun lan!! Defol git! Yeter artık

Üstüne yorum yapmak, yazı yazmak haybeye uğraş anca küfür edilir bu olay karşısında.. +30 klübü olduk o yetmedi, futbolcu olmaya çalışan gençlerinde ağzına sçıyorsun.. Amatöre düşseydikte sen başkan olmasaydın be..

10 Şubat 2009 Salı

Cihan Korucuoğlu

veremli cihan

Yıldız adayı diye diye bize yutturulan adamlardan biri Cihan. 5-6 sene ekmeğimizi yedi ne top oynadı derseniz bizi kahretti o kadar. Petkimspor dan yetişip bizim paf takıma alınmıştı. Hani genç diye diye 25 yaşına gelen adamlar vardır ya. bi iki sene daha kalsa tam o kıvama gelecekti ki Karşıyaka nedendir bilinmez aldı kendisini. Bi sezon Karşıyaka da oynayıp bu sezon başında Adana Demirspor a gitmişti. Devre arasında sözleşmesi karşılıklı fesh edilmiş ve A. Sebatspor da şimdi.

Aklıma nerden mi geldi? Bi kaç ay önce arkadaşla outlet center da gördük bunu. Arkadaşım eski topçulardan. Torpili olmadığı için Kocaelispor altyapısına giremeyen 5 sene Petkimspor kaptanlığını yapmış, il dışından tranfer teklifi geldiğinde ailesinin izin vermediği biri. Maçlarına giderdik, hatırlıyorum şifo mehmet gibi oynardı. Aynı takımda oynuyorlardı Cihan'la. O zamandan hatırlıyorum Cihan'ı. Nasıl Kocaelispor Paf'a seçildiğini daha iyi anlıyordum. Sağlam torpili olmalıydı..

Arkadaşla sohbet ettiler ayaküstü.
-hangi takımdasın?
-adana demirdeyim sen ne yapıyorsun bıraktın mı yoksa? (göbeği görünce anlamış olmalı)
-ben bıraktım şimdi fabrikada çalışıyorum.
-abi senden daha kötüleri vardı şimdi nerdeler.. keşke bırakmasaydın

burda ben atladım

-Senden de iyiydi ama...

sessizlik.....

8 Şubat 2009 Pazar

Gitsek mi?


Evet evet bolu'ya gidene kadar hala böyle diyorduk birbirimize. Akşam beraber piiz yapıyor, Trabzon-Ankaragücü maçını izliyorduk 351 de. bir + çeyrek bira içen veremli Erman gaza gelip hepimizi gaza getirdi. 2şer bira içip gaza geldik ve kendimizi sivas da bulduk. Çok yorulduk, yol eğlenceliydi. Dinlenip bişeyler daha yazabilirim. Sabah Emre Güneş msj attı (o 2 piiz içip erken kaçmıştı) "siz nasıl insansınız bolm 2 bira içip gaza gelip sivasa mı gittiniz kocaeli gazetesinde kestim seni, vodka içsek rusya'ya gideceksiniz" demiş. Ne güzel demiş. Biraz dinlenelim daha detaylı yazarım yolculuğu..

6 Şubat 2009 Cuma

İstanbul Valisi ve Körfezli Kemal

Aralık 2001 bayramın 1. günüydü Zeytinburnundaki evimden Galatasaray-Kocaelispor Maçının oynanacağı A.Samiyen Stadına gitmek için yola çıktığımda saatler 18:25 'i gösteriyordu yani 19:00'da başlayacak olan maça daha 35 dk vardı ve ben rahat rahat gideceğimi sanıyordum.Oldukça soğuk bir hava ve hafif bir sulu kar yağışı vardı E-5 karayoluna Topkapı mevkiinden dahil olmuştum Tüneli geçtiğimde bir anda Şok oldum Tünel çıkışından Bütün HALİÇ köprüsü ve devamında Okmeydanı -Mecidiyeköy istikametine doğru Yol tamemen kapalı müthiş bir araç trafiği vardı aslında bu çok normaldi o saatte nitekim Bayramın 1. Günü idi...

Ama içimizdeki Körfez sevgisi ne KAR,KIŞ KIYAMET nede Trafik dinlerdi zaten şunun şurası Mecidiyeköye üstelikte kendi arabanla gidiyorsun ve oraya varmak ,park edip stada girmek dahil maksimum 20 bilemedin 25 dk idi Fakat o gün öyle değildi ! Adım adım ilerleyen trafikte saat 18:45 olmuş beni sıkıntı basmıştı zira KOCAELİSPOR'umun İzmitteki her maçına problemsiz giden ben İstanbuldaki maçına girememek endişesini dakikalar ilerledikçe biraz daha umutsuzluğa gömülerek yaşıyordum,ama işte insan yaşamında bazen mucizeler doğabiliyor her ne kadar sonu hüsran olsada saatler 18:47 olduğunda Dikiz aynasına baktım önümde sıralanmış binlerce otomobil varken acaba arkamda ne kadar oldu diye...Baktığımda Haliç köprüsünün hemen hemen başındaydım ve Polis otosunun Flaşörleri dikkatimi çektiğinde dahada iyi baktım gördümki en öndeki Polis otosu eskortluk görevini icra ediyor arkadanda Sihay bir Mercedes ve onun arkasındada koruma polis otoları vardı anladımki ya Emniyet Müdürü yada İstanbul Valisi maça gidiyordu sıkışık trafikte ben hep sağdan giderim çünkü ilerlemeyen trafikte herkes ilerlediği sanılan Sol şerit'e kaçar dolayısı ile sağda hep küçük boşluklardan küçük ilerlemeler olur bende sağdan sağdan gittiğim için stada vardığımızda öğrendiğim Valimizin Eskort otosunun geçmesini bekledim ve büyük bir cesaretle eskort aracı ile Valinin makam aracı arasına tabiri caizzse dalıverdim...artık önümde eskort ,arkamda İstanbul valisi vardı ...kim tutardıki beni :)

1 dk içinde bir Polis anonsu geldi "UG 1466 çık aradan"...hiç aldırış etmedim derken 2. anons "UG 1466 duymuyormusun kardeşim çık aradan" elbette duyuyordum anons veya hamle sırası bendeydi ve ben camımı açıp önce YEŞİL-SİYAH kaşkolumu sonra Beremi camdan salladım sanıırım Valimiz Sn:EROL ÇAKIR bey olayı gördü ve talimat verdiki 3. anons gecikmedi "UG 1466 DEVAM ET" artık rahatlamış bende bir Valilik görevlisi gibi yol alıyordum Haliç köprüsü başında dahil olduğum konvoy 7 dk. sonra A.Samiyen stadı girişindeydik ancak bazen mucizelerde insanı mutlu etmeye yetmiyor ,Zira maçın hakemi Metin TOKAT 7 eksikli Galatasarayı o hafta bütün Türkiyenin Favori gösterdiği ve Tam Kadro KOCAELİSPOR'un elinden alıp kurtarıyordu çünkü maç Tehir ediliyordu.

Sevgi ve Saygılarımla
Körfezli Kemal


japonkale büyük bi transfer yapmış olup, artık tribünümüzün ve korfez.org'un sevilen büyüğü Körfezli Kemal abimiz bizim için yazacak, anlılarını paylaşacak. teknik sebeplerden dolayı üyelik durumlarını henüz ayarlayamadığımız için bana yolladığı postu yayınlıyorum.
kendisine teşekkür ediyorum

Erdoğan Çalın - Dik Değiliz!

Photobucket

Eh...! Hepsi bu kadar.
Dik duramadık, diklenemedik, zaman zaman direndik.
O da toplasan 30 dakika.
Gençlerbirliği izlenebilecek en güzel kadroya sahip.
İpin ucu sadece Samet Aybaba'nın elinde.
Oyuncular yalnızca senaryoya uygun rollerdeler.
Hiçbirisi, Tabata, Alex gibi baş aktörlüğe soyunmamış.
Bir haftada ulusal basının göklere çıkardığı Troisi'nin ayakları nasılda yere basıyor.
En ufak bir havalanma yok.
Bilakis daha çok mütevazi, çok daha çalışkan.
Ya bizim cephe ?


Erhan Hoca Patrıce'i değişiklik için çağırıyor, hazret on dakikada anca geliyor.
Sanki kadro dışı kalmanın, yedekte olmanın intikamını alıyor.
"Nasılda bana muhtaç oldunuz" der gibi, salına salına objektiflere poz veriyor.

Bizimkilerde hala sırtını sıvazlıyarak, bin bir dualar ederek,
çayıra salma işlemini tamamlamaya çalışıyorlar..
Sn. Erhan Altın ;
"Gençlerbirliği'nin gücünü bildiğim için bu sonucu bekiliyordum" deme hakkına
ne kadar sahipse,
bizim de kendisine,
"Patrıce'yi tanıyoruz, ondan kurtarıcı ve orta saha olmaz" diyebilme hakkını ve görevini kendimizde görüyoruz.
Hacettepe müsabakasının " Hızlı abisi " Murat Hacıoğlu,
bu maçta, okuma gözlüğünü düşüren SSK emeklisi gibiydi.
Sırtı yerden hiç kalkmadı, çimlerle sarmaş dolaş zaman geçirdi.

Yenilerimize bir göz attığımızda savunmacı kimliği taşıyanlar daha bir öndeler.
Orta sahamızda ise gözlerden kaçmayacak kadar defolar var.
Basit top kayıpları, kolay adam kaçırmaları canımızı çok yakacak gibi.

Forvet hattımız ise, atılan gollere ve gol krallığı sıralamasına bakıldığında en sağlıklı bölgemiz.
Ama Taner'imizin yalnızlığa mahkumiyeti af olunacak cinsten değil.
Kral Taner, Süper Lig'de söz sahibi olan, önemli bir gol adamı.
Üstelik formunun zirvesinde.
Fakat tek başına.
Bjk' liler zamanında sanki bu günleri de düşünerek ne kadar güzel söylemişler ;
"Ahmet DURSUN" diye.
Evet, keşke DURSAYDI.


------OOOO------OOOO-------

Yine sinkaf, yine utandırıcı sözler.
Bu seferki de sözde İzmit'lilik adına.
Kime Peki ?
Bir başka İzmit'liye.
Gittiği bir çok kulüpte, 41'i ısrarla seçen bir değerimize.
Kocaelispor formasını giyme şansını yakalamayasada,
kimliğini, plakasını, onurunu yıllarca sırtında taşıyan,
öz be öz İzmit çocuğu olan Koray Avcı'ya.
Nedeni ise ekmeğine ihanet etmemesi.
Aldığının karşılığını adam gibi verme çabasında olması.
Her bir metre karesine alın terlerinin en yoğun döküldüğü,
"Emeğin başkenti" Kocaeli'mizde,
"Emek en yüce değerdir" görüşünün hakim olması gerekir.
Tek tesellimiz, çirkinliklerin bireysel tepkilerden öteye gitmemesi ve hak ettikleri karşı tepkiyi de
gerçek İzmit'lilerin göstermesidir.

Umutsuzluk

anket
Resmi site de yer alan anket açıkça gösteriyor..

5 Şubat 2009 Perşembe

Katlettim Gidiyorum - Ümit Kayıhan


Denizlispor'un başına geçtiğinden beri, Yenildikleri her maç sonrası futbolcuları (futbolcularını demiyorum çünkü bi yabancıymış gibi kouşuyordu hep) suçlayan bi adamdan ne beklenirdi? Ümit Kayıhan görevi bırakmış. Yönetimle karşılıklı görüşüp ayrıldığı söyleniyor. Yöneticiler kibar adamlarmış veya yaptıklarının hata olduğunu anlamışlar ve kendilerinde de suç olduğunu görmüşler kibar davranmışlar.

Yanarım yanarım Kratochvil'e yanarım. Yöneticilerin mallığı yine ortaya çıkıyor. Kratochvil gibi adamı yolladıktan bi hafta sonra hocayı gönderiyorlar. Saçma sapan işler.


İsmetpaşa da 2-0 öne geçip 3-2 mağlup olduklarında çıkıp "bu böyle gitmez, futbolcular çok tecrübesiz" diyerek kendini boktan sıyırmaya çalışıyordu Ümit Kayıhan. he diyeceksiniz daha kaç hafta olmuştu takımın başına geldiği. ee madem beceremeyecek sezon ortasında gelmesin bi takımın başına.

Mesut Bakkal ile görüşülüyormuş. Yazık olur Denizli'ye. Bakkal'ı hiç sevmem. pısırık, korkak top oynatır berabere yatıp g.tü kurtarmaya bakar. Ben öyle hocadan hoşlanmam. Güvenç Kurtar'da boşta belki eskiye dönüş olur bilinmez. O da olmazsa diğer nöbetçi teknik direktörlerden biri gelir; Yılmaz Vural, Erdoğan Arıca v.b....
Anadolu Takımlarının ortak acizliği budur işte.

4 Şubat 2009 Çarşamba

Skor Ne Fark Eder, Yüreğinizle Oynayın Yeter



Ne güzel bi fotograftır bu. "U-20 South American Championship" Arjantin - Brezilya maçından.

Emirates'e giriş çilesi

Emirates
Sadece bizde yok demek isterdim ama yok işte kar da yağsa çığ da düşse bizim gibi olamazlar.

davulun sesi uzaktan hoş gelir



Dışarıdan çok güzel görünüyor tribünler, öyle de. Güzel tribün yapıyoruz maçlarda. Hatta tribündergi forumlarında ilk yarının en iyi tribünü seçiyorlar bizi.
Fakat takımın durumu kötüleştikçe kokuşmuşluklar çıkıyor ortaya. Yöneticilerden alınan paralar, bedava biletler, bedava kombineler, alınan bedava biletlerin maçlardan önce karaborsa satılması, kombinelerin sezon başında klüpten daha ucuz fiyata satılması bu yüzden klübün kombine satamaması, satıldı görünen kombinelerin çoğunun zorla menajerlere aldırılması veya borçlu olunan yerlere bu borç karşılığında kombine gönderilmesiyle satıldığı gerçeği. her iç saha maçında 10bin tl merdiven boşluğu cezası yediğimiz, yönetim istifa diye bağıranların pataklanması, çekirdekçi - haftalık - gerçek - menfaatçi taraftar diye bölünmüşlükler. Rakip takımları taşlayalım diyenler, onları çiçeklerle karşılayanlar. Son günlerde durumumuz bu. Forumlarda kavgalar atıp tutmalar, gider yapmalar. Tartışmanın ortasına girip "bişey varsa adınızı yazında göstereyim size" der gibi çıkışlar. takım bu kadar kötüyken tribünün bu hallere gelmesi daha beter günler göreceğimize delaettir. hepinizi öperim..

2 Şubat 2009 Pazartesi

Yeni Transfer: Fatih Akyel

Photobucket

Artık ne diyeceğimi bilemiyorum bu yönetimsel saçmalıklar hakkında. Kocaeli de kanserin en büyük sebepleri:
1. Sanayi
2. Serhan Gürkan

yeni bombası Fatih Akyel oldu. Yeni gelen teknik direktör Erhan Altın gençleri oynatıyordu ondan ümitliydim ama bu transfer için : “Fatih uzun süredir oynamıyor. Ancak eksiğini kapadıktan sonra bize çok faydalı olacaktır" demiş. Daha ne kadar saçmalayabilirsiniz? Lan düştük işte ne işiniz var Fatih Akyel'le.! kafa yedirmeye birebirsiniz. yoldan bi adam çevirip al şu takımı yönet desek ancak bu hale getirebilir takımı. bizim mahalle bakkalına versek daha mantıklı yönetirdi klübü.

Epeydir futbol hakkında bi mevzumuz yok tek sevindirici olan Uğur Daşdemir o da böyle oynar ve bu yönetim tepemizde olduktan sonra sene sonunda başka bi takıma gider. bize de bi bardak soğuk su düşer..

1 Şubat 2009 Pazar

düştük b'olm

sanki bugün hiç stadyuma gitmemişim gibi hissetmek için geçen hafta beraber yaptığımız kuponu tutturup bi vodka gecesi yaptığımız Bombacı Fatih'in msnden bana yolladığı "evini sat arabanı sat" kuponunu ve kendimin salladığı kuponu paslaşıyorum..

Bombacı Fatih

Ankaragücü - Konyaspor 1

Genoa - Palermo 1

Osasuna - Mallorca 1

Lokeren - Genk 1


13,56 ganyanı var. öperim..




oynarsan, şans oyunları kazanır kuponum:

Adanaspor - Sakaryaspor 0

Erciyesspor - Gaziantep Bld Spor 1

Güngören Bld Spor - Karabükspor 1

Bursaspor - Hacettepe 1

Eskişehirspor - Büyükşehir Bld 0

toplam 42,17... kariyerinde nice kuponlar yatırmış birinin kuponu ona göre.. öperim..

ekleme: önümüzdeki haftalarda bombacı fatih'in telefonunu yazıcam buraya =) gazetelerde oluyor ya bilmemkimin tahminleri için şu numaraya msj yollayın diye. Fatih direk kendi cep telefonundan yapar =)