12 Nisan 2010 Pazartesi

futbol var futbol var ama

hafta sonu tvde bol bol futbol izledim. izlediğim onca maçın içinde kendi takımımın maçı olmaması ne acıdır. üstelik maçın oynandığı stadyum evime 5 dakika mesafede. Lanet olsun artık şu "seyircisiz" cezasını kaldırın.
Federasyona savaş açan açana bu sıralar. Herkes bi penaltı derdine düşmüş. Biz olsa bile öyle bi mevzudan haberdar olamıyoruz. Siz yine izleyebiliyorsunuz. Halı sahada maç yaparken bile 3-5 kişi izliyor bizi. Seyirci olmadıktan sonra oynamanın ne alemi var?
Mesela Galatasaray maçının ilk 5 dakikası ne kadar sessizdi, Diyarbakırlılar 30 saniye kadar bağırdı sonra 5. dakikaya kadar kimse yok gibiydi. Zaten Diyarbakır yenilmeye gelmiş belli. Güvenç Kurtar'ın yedek klübesindeki şekillerini kamera her gösterişinde güldüm. Yazık adama 'her takımı küme düşüren adam' imajından sıyrılamıyor bi türlü. Barcelona ya gitse başarabilir mi?

Beşiktaş-Trabzonspor maçından sonra beşiktaşlıların bu kadar itiraz etmesine anlam veremedim. zira beş kuruşluk futbol oynamadılar, kazanmak istiyorlar. Alanzinho'yu kurşunlamazlarsa Trabzon için çok iyi işler yapacak gibi görünüyor.

radyodan maçları takip edeyim dedim. Altay 1-0 öndeydi Buca karşısında son dakikada kendi kalesine gol atarak dumur etti beni. radyodan maç dinleme zamanları başladı bizim için. 3. lig maçlarını radyo bile vermiyor galiba ne kötü be..!

ayrıca belirtmek isterim haftaya Karabük maçını tvnin vermemesi sevindirici geldi bana. rezilliğimizi herkes görmeyecek. bloglarda bi tahmin-hediye sevdası aldı başını gidiyor. bende haftaya karabük maçında kaç gol yeriz? kimler atar? tahmin edenlere 10 puan vereyim. adam olacak çocuk misali 10 puan 10 puan 10 puan.
olmadı bi bira ısmarlarız izmitteyse.

Hiç yorum yok: