Aceto, 'baba ve oğul' yazmış. benimde aklıma yaşanmış bir hikaye geldi. ilk kez 2-3 sene öncesinde okuyup göz yaşlarımı tutamamıştım. bugün birkez daha okudum sonuç aynı... bu acıya Can dayanmaz..
"SOĞUK BİR KIŞ AKŞAMI rüzgar dağlardan aldığı suratlara tokat atıyor ağaçlar yapraklarının son damlalarını teslim ediyor toprağa ve bir ağlama sesi ağlayanmı can evet rafet abinin oğlu oluyor rafet abi hastanede bir o köşe bir bu köşe herkesi öpüyor çay söylüyor şımarmış çocuklar gibi dönüyor ortalıkta ve canı kucağına alıyor ilk defa ve üzerine kocaelispor bayrağı örtüyor hayy allah alemsin be rafet abi daha yeni doğmuş çocuk karısı mırıldanıyor bak refet can doğdu aynı sana benziyor rafet abi tanıdığım en manyak ve kocaelispor için düşünmeden can verebilecek tek adam yani o aşık düğün gecesi düğünün&u uml; erken bırakıp maça gelecek kadar deli günler saatler ilerliyor can 6 yaşında aslan gibi delıkanlı olyorr bizim rafet abi çoktan aşılamış kocaelispor sevgisini yarım peltek diliyle yeşil siyah çektiriyor ufaklığa hayretler içinde izliyorum çayı yudumlarken can ne tezahuratlar neler neler şaşkın şaşkın bakıyorum abi diyorum bu yakında milli amigo olur rafet abi gülüyor bıyık altından babasının oğlu maçta önümü göremiyorum diye ağlıyormuş hep aşı tutmuştu ve minik can abayı yakmıştı bile körfeze minicik elleri kızarmış soğukta yeşil siyah atkısı bile burnunun kızarmasını engeleyememiş soğuktan abi dedim bu çocuk üşütür burda evde durmaz atar kendini yerden yere getirmesem maça diyor rafet abi ve gülüşüyor uz o arada gol oluyor can çıldırmış babasına sarılıyor o sarılış okadar içtenki içimden diyorum ki bu bir tutku doğuştan gelen birşey yaa diyorum ve bir öpücük konduruyorum yanaklarına .şen dönüyoruz staddan eee ozamanlar en güzel günleri körfezimin; iş yerinde rafet bir sus be derler körfez körfez sen başka bir şey bilmezmisin derler kızarlar istanbul askerleri biz ikimiz hepsine yeterdik ee nede olsa esiyordu fırtına gibi körfezim ozamanlar.Canın odasına girdim bir gün; boyası yeşil siyah duvarların heryer poster dolu ya dedim bu çocuk normal değil hala poster peşinde koşuyormuş her gün herkes misket kovalarken o poster kolleksiyonu yapıyormuş kıyafetleri okul kıyafeti haricinde hep yeşil hep siyah annesi kızıyordu başka renk kıyafeti yok diye ve günlerden pazartesi işyerindeyim rafet abi gelmedi aradım hastanedeymiş abi bişeymi var dedim gelince anlatırım dedi ertesi gün oldu rafet abi bitkin ve solgun yanaştı yanıma ben işi bırakıyorum kardeş dedi abi iyimisin sen neyin var neden dedim? ve bana akciğer kanseri olduğunu söyledi dünyalar herşey kafama geçti olamazdı abi dedim tam 5 dakıka dondum kaldım sonra nediyorsun sen yanlışlık olmalı dedim olamaz dedim o ise iki gözü kan yaş olmuş malesef dedi ve kendimi değil canı düşünüyor um dedi yıkıldık sarıldık birbirimize ve biraz toparlanarak abi biz neciyiz dur bakalım dedim ama yüzümden belliydi benimde moral amaçlı olduğu sözlerimin yok be kardeş dönüşü yok dedi bu hastalığın dedi bari şu kupa maçıfinaline yetişsek dedi aman bee abii öyle söz etme dedim bu moral işi salma kendini dedim paralar topladık ameliyatlar tedaviler kupa maçına üç gün kalmıştı evine gittim rafet abi iyice süzülmüşt ü bitkin dudakları zor laf yapıyordu artık ulan görcez galiba dedi finali abi ne demek ben sana dev ekran kuracam burda dedim tribün yapçaz dedim; can hemen atladı abi dedi bana; babam beni götürmüyo maça dedi takma can dedim bundan sonra ben götürücem seni dedim sevindi yavrucak fınal günü geldi rafet abilerin evinin yolunu tuttum bayrak mayrak tribün yaparak moral verecez yaa uğraşıyoz iştee rafet abi her geçen gün eriyordu 3 gün geçti hepten bitti gibi geldi gözüme bu illet son damlasına kadar acı verip öldürüyord u yanaş dedi yanıma canı maça götür dedi kulağıma bende.. abi hani beraber seyredecektik dedim artık laf yapamadı ve kafasını salladı hayır der gibi canda bir yandan montumu çekiştiriyor hadi abi noluurr diyordu ve koyulduk maç yoluna ama hiç neşem yoktu cana belli etmemeye çalışıyorduk maçın 15 nci dakikaları falan tel çaldı arayan rafet abinin abisiydi açmak istemiyordum telefonu ve titrek sesle açtım canı eve getirme bu akşam sende kalsın dedi rafet abin öldü dedi evde haykırış sesleri geliyordu kulağıma ve nuri golü atmış kupayı almıştık canın gözleri parlamış arabadan bayrağı çıkarmış deli gibi bağırıyordu bense göz yaşlarımı tutamıyordum abi sevinçtenmi ağlıyon dedi heh heehee diye alaycı bir şekilde gülüyordu he koca adam ağlıyo koca adam ağlıyo diye tekerleme tutdurdu canı bize bıraktım ve hemen rafet abilere geçtim rafet abinin beyaz kefeni yeşilsiyahtı yani beyaz değildi yeşillll ve siyahhh elinden bir not çıkmış abaisi bulmuş herkes şaşkındı ne acaba ne yazmış miras falan işimi diye öleceğini hissetmiş göremeyeceğini anlamıştı sanki kupayı notta şöyle yazıyordu kupayı alırsak mezarıma müjdesini can getirsin ya cana bunu nasıl söyleyecektik 2 gün sonra gittik müjdeyi vermeye bağçeşmeye can durdu mezarın başında baba kupa bizim dedi yeşil dedi ağlayarak ama siyah cevabı gelmedi...."
3 yorum:
böyle takımın taraftarına eskişehir'de bulunduğum tribün kümeye diye bağırdı ya yazık. halbuki siyahımız kardeş değil miydi?
benim için hiç değildi. ama düşmanda değildi. siz izmite geldiğinizde düşmanca davrandınız, oraya gittik tşak muhabbeti yaptınız. kardeş kardeşe bunu yapıyorsa olmaz olsun böyle kardeş..
belamı siktin gece gece...
Yorum Gönder